E-Bülten’e kayıt olun

E-Posta:



“Gökten ecdad inerek öpse o pak alnını değer”

“Gökten ecdad inerek öpse o pak alnını değer”

akin-omeroglu

Özgürlükİçin‘in kurulmasından bu yana yaklaşık iki yıl geçmiş…

Özgürlükİçin her ay 300 bin tekil kullanıcıya yaklaşık 1.300.000 sayfa gösterimi yapan devasa bir portala dönüşmüş. Özgürlükİçin 600 kadar haber, 80 paket tanıtımı, 60 Nasıl belgesi, 40’ı aşkın oyun incelemesi, 20’den fazla atölye belgesi, topluluk tarafından hazırlanmış 400’e yakın duvar kağıdı, 18 e-dergi, forumunda 70 bin kadar ileti ve beyin bölümünde ortaya atılmış 1.000’i aşkın fikir ve iyileştirme önerisini içeriyor.

Kaba bir hesaplamayla; sadece haberler ve belgelendirmeler, yaklaşık dört Meydan Larousse ya da Britannica cildini dolduracak kadar olmuş!

Geriye baktığımda “Bunu biz mi yaptık?” diyorum, ileriye baktığımda ise “Gitmemiz gereken daha çooook yolumuz var…” diyorum.

(…)

Az gittik, uz gittik, dere tepe düz gittik… Bu güzel yolculukta, en büyük katkı sahiplerinden birini, sevgili Akın ÖMEROĞLU‘nu anmadan olmayacak.

Artistanbul’a iki yıl önce geldiğinde, ofiste bana iki ay boyunca bana “Ali Bey” diyen, bir süre sonra “Ali Abi”ye geçiş yapan, son birkaç ay içinde ise “Hey sen, oradaki şişman adam! Gözlüklü!” lafına edepsizce terfi eden 🙂 Akın, bu hayatta benim için en değerli insanlardan biri… Belki bazılarınız biliyordu ama duyurmuyorduk, Akın için çok güzel bir gelişme oldu. Belki de biraz benim teşvikimle, Akın Artistanbul’dan kanatlanıp, özgür yazılım macerasına farklı bir yerden devam etmeye hazırlanıyor.

Son olarak Akın blog yazısında ipuçlarını verdi, bırakın zamanı geldiğinde o açıklasın, ama şu kadarını söyleyebilirim, onu çok ama çok güzel bir yere gönderiyoruz :).

Bizden çok uzaklaşmayacak, ben ise Akın’a bakıp bakıp gururlanacağım ve gözlerim yaşaracak.

Tıpkı şimdi olduğu gibi…

Ali Işıngör

1974 yılında İstanbul’da doğdu. İtalyan Lisesi’nde okudu. Kendini bildi bileli ölesiye bir şekilde merak ediyor, bir şeyler okuyor, araştırıyor ve yazı yazıyor. Bu dürtülerini bir hayat tarzına dönüştürüp, böyle yaşayabileceğini anlayınca gazeteci olmaya karar verdi. 1992’de başlayan gazetecilik/yazarlık macerasında yolu Corriere Della Sera, Panorama, M5 Haber, Il Sole 24 Ore, Focus gibi çeşitli dergi ve gazetelerden geçti. Topluluk yöneticiliğinden arta kalan boş zamanın büyük bir kısmını hayaller kurmakla, çizgiroman okumakla (favori kahramanı Corto Maltese’dir), merak etmekle ve özgür yazılım projelerine katkı vermekle harcıyor.

Yorum Yok

Yorum Yaz

Yorum
İsim
E-Posta
Website