E-Bülten’e kayıt olun

E-Posta:



Nelerle Karşılaşıyorsunuz?

Focus dergisi açık yazılım sayfaları

Nelerle Karşılaşıyorsunuz?

Focus dergisi içinde bir süredir bir açık yazılım sayfası açmış durumdayız, dergi içindeki 5-6 sayfalık dosyalar içinde inceleyemediğimiz çeşitli konuları burada ağırlıyoruz. Bu tür bir sayfanın varlığı, bir tavır olarak da bize anlamlı geliyor…

Her neyse, Görkem Çetin Focus dergisi içindeki bu sayfalarının arkasındaki beyindir. Bize o konuyu yazmayacak bile olsa bizi kışkırtır; onunla telefonda yaptığımız 10-15 dakikalık bir sohbetten o ayki yazılım sayfaları çıkar. Örneğin bu ayki “açık yazılım” sayfasında çıkan “Creative Commons” lisans modeli yazısı, böyle bir telefon konuşması sonrasında çıktı…

Sadece kışkırtmakla kalmaz, kendi içine düştüğü bataklığa beni de çekmeye çalışır: “Ya Ali boşver Focus’u… Nasıl olsa Özlem ofisini açtı, eve çorba parasını da getiriyor… Creative Commons’u Türkiye’ye getirsene! Tamam, para falan kazanamazsın ama acayip keyifli bir iş yaaa…”

Böyle de adinin bayağısıdır Görkem… Şaka bir yana, bugünkü telefon konuşmamızın bir yerinde, konu Linux’a dair bilinen yaygın yanlışlara yani “galat-ı meşhur“lara geldi konu…

Ali: Abi ya bana bugün xxx‘in bilgi işlem departmanından şunu dediler: “Linux üzerine işlerimizi taşımıyoruz çünkü burada yapacağımız her şeyi bütün dünya ile paylaşmak zorundayız.” Adamlara açık yazılımın “saçık yazılım” olmadığını ve Linux üzerinde ayrıca kapalı yazılımlar da geliştirilebileceğini anlatıncaya kadar anam ağladı…

Görkem: Evet, bu konu her iki sempozyumda bir benim de önüme geliyor. Bir de bak şeyi soruyorlar: “Neden bu kadar az açık yazılım var?” Dünyadaki yazılımların yüzde 85’i açık kaynak kodlu halbuki!

Ali: En komiği şu, “300 kadar Linux var ve her birinin dosya tipi farklı olduğu için birbirleriyle konuşamıyorlar!”

Sohbet bu minvalde ilerlerken, Linux hakkındaki en komik “galat-ı meşhur”ların bir listesini çıkarmaya karar verdik. Yetiştirebilirsek, eğlenceli bir liste halinde Focus dergisi üzerinden yayınlayacağız… Hakkaten, sizin başınıza neler geldi?

Desteklerinizi bekliyoruz…

Ali Işıngör

1974 yılında İstanbul’da doğdu. İtalyan Lisesi’nde okudu. Kendini bildi bileli ölesiye bir şekilde merak ediyor, bir şeyler okuyor, araştırıyor ve yazı yazıyor. Bu dürtülerini bir hayat tarzına dönüştürüp, böyle yaşayabileceğini anlayınca gazeteci olmaya karar verdi. 1992’de başlayan gazetecilik/yazarlık macerasında yolu Corriere Della Sera, Panorama, M5 Haber, Il Sole 24 Ore, Focus gibi çeşitli dergi ve gazetelerden geçti. Topluluk yöneticiliğinden arta kalan boş zamanın büyük bir kısmını hayaller kurmakla, çizgiroman okumakla (favori kahramanı Corto Maltese’dir), merak etmekle ve özgür yazılım projelerine katkı vermekle harcıyor.

Yorum Yok

Yorum Yaz

Yorum
İsim
E-Posta
Website