Artistanbul’da İlk Haftam

Merhaba, ben Ege Orhan. Bu benim Artistanbul’daki ilk blog yazım. Ağustos ayında hayallerimin bölümü olan Anadolu Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölümünden mezun oldum. Artistanbul benim ilk tam zamanlı işyerim. 15 yaşımdan beri takip ettiğim, bloglarını okumaktan zevk aldığım insanlarla çalışma fikri hep hayallerimden biri olmuştu. “Gerçekleşirse cidden şaşırırım” klasöründeydi bu hayal.

Zincirleme tesadüfler sonucu buradayım.

Ofiste sosyal olarak bir problem yaşayacağımı hiç düşünmedim, çünkü ekibi Pardus zamanlarından beri takip ediyordum. Az çok ne iş yaptıklarından haberdardım. Burada çalışmanın benim için müthiş bir deneyim olacağının farkındaydım. Ofiste herkes cana yakın ve müzikler gerçekten iyi. Kendime benzeyen insanların arasında kariyerime başlamak gerçekten büyük bir şans. Anlamadığım şeyleri sorabilme hali, beni günden güne geliştirecek ve büyütecek bir diğer şans.

Yeni bir kent (üstelik çoğu Balkan ülkesinden kalabalık), yeni bir iş, yeni insanlar. Ankara’dan İstanbul’a taşınmak biraz üzse de, burada olmaktan mutluyum. Günlük 4 saatlik şehiriçi yolculuk biraz yorucu olsa bile.

 

Zeka Gücü Kiti ile oyun kolu

İlk hafta yaptıklarıma gelirsek, Arduino ile olan tanışıklığım gittikçe ilerliyor, burada daha önceden eğitimlerde ya da internetten görebildiğim birçok cihazla samimi olma olanağım var ve bu beni çok heyecanlandırıyor. İlk haftadan oyun kolu yapmaya çalışmak bana çok fazla şey öğretti. Şu an çalışıyor olması keyifli bir durum.

Perşembe günü TEVİTÖL’deki öğrencilerle tanışmak ve onlarla fikir alışverişi yapmak gerçekten verimliydi. Birey kaç yaşında olursa olsun, proje üzerine fikir alışverişi yapmak gerçekten zihin açıcı bir aktivite. Karşındaki kişi malzemeyi, projeyi ya da genel olarak bakmak gerekirse dünyayı bambaşka değerlendiriyor ve elimizde Arduino gibi yeni projelere gebe bir yapı olunca, beyin fırtınaları daha keyifli ve yeni fikirler bulmak daha kolaylaşıyor.

İlk hafta için güzel şeyler yaşadığımı düşünüyorum. Önümüzdeki günler bakalım neler getirecek.

Bir sonraki yazıda görüşmek dileğiyle.