E-Bülten’e kayıt olun

E-Posta:



Artistanbul Artık Bir Teknopark Firması

Bilişim Vadisi Teknopark

Artistanbul Artık Bir Teknopark Firması

Bu aralar işlerimizin yoğunluğundan, bizim taraftaki güzel gelişmelere dair blog yazısı yazacak vakti bile bulamıyoruz. Birkaç ay gecikmeli de olsa ilk güzel haberimizi verelim: Artistanbul artık bir Teknopark firması!

Ortağım sevgili Erkan Tekman‘ın hiç sevmediği bir laftır: “Artistanbul, gölgesi boyundan çok daha uzun bir firmadır.”

Doğruya doğru, 20’inci yılımızı geride bıraktık ve arkamıza dönüp baktığımızda aralarında Google, IBM, BlackBerry, Arçelik, Turkcell gibi teknoloji devleri için gerçekleştirdiğimiz yüzlerce proje ve yetiştirdiğimiz müthiş geliştiriciler görüyoruz. Şirketimizden yolu geçen pek çok eski çalışma arkadaşımız, bugün çalıştıkları kurumda ya CTO ya da Lead Developer oldular. Aralarında kendi işinin patronu olan, milyon dolarlık firmalarını kuranlar bile var. Hepsiyle müthiş gurur duyuyoruz…

20’inci yılımızda Artistanbul’u tarihinin 4’üncü dönüşümüne soktuk. Adına “Artistanbul 4.0” dediğimiz süreç kapsamında, Artistanbul “katma değerli” projeler geliştirmeye odaklı, içinden girişimler çıkaran bir “Innovation Machine” olma yolunda epey yol aldı. Hatta içimizden çıkan ilk spin-off firmamız Ecommercio güzel bir yatırım alarak hızla büyüdü, 6 ay gibi kısa bir sürede çalışan sayısı ve ciroda Artistanbul’un iki katı büyüklüğe ulaştı.

Her iki firma da son derece yenilikçi ve katma değeri yüksek teknolojilere odaklanmış durumda. Dolayısıyla da bazı özel desteklere ihtiyaç duymaya başlayınca, sağladığı avantajlardan ötürü bir Teknopark’a başvurmaya karar verdik.

Bundan sonrası inanılmaz bir hızla gelişti. Gebze’deki Bilişim Vadisi Teknoparkı‘na proje sunumlarımızı çok hızlı bir şekilde (3 gün) hazırladık, hakem heyetinin önüne çıktık ve rekor denecek bir sürede, 18 saat sonra kabul edildiğimiz haberini aldık!

 

Teknopark firması olmak ne işe yarıyor?

Güzel bir soru. Bunun iki cevabı var: Birincisi, bir anda kendinizi size benzeyen pek çok teknoloji firmasının içinde buluyorsunuz. İsmi lazım değil, çok bilindik bir firmanın geliştirdiği yemek dağıtım robotlarının ve elektrikli araba prototiplerinin ortalıkta dolaştığı, garip görünümlü droneların ve çok sayıda nerd’ün bir araya geldiği bir ortam burası. Önümüzdeki dönemde buradan kendimize yeni ve çevik iş ortakları çıkaracağımızı hissediyorum.

Teknopark firması olmanın bir diğer avantajıysa, çeşitli vergi ve maliyet avantajlarını sağlaması. Şimdiden uyarayım: Bu desteklerden faydalanmak için zilyon adet form doldurmalı, bir sürü belge toplamalı, her ay acayip raporlar yazmalısınız! Bu süreçte mali müşavir, muhasebeci ve proje yöneticilerinizi epey bir iş yükünün beklediğini söylemeliyim.

Tüm bu bürokratik süreçleri aştığımızda, Teknopark sayesinde çalışan maliyetlerinde (muhtasar gibi) önemli bir tasarruf sağlamayı ve çeşitli vergi avantajlarından yararlanmayı hedefliyoruz.

Haksızlık etmemek için şunu eklemeliyim, bu bürokrasinin şöyle bir faydası var: İster istemez projelerinizin belgelendirmesini düzenli aralıklarla güncellemeniz ve sürekli bir şekilde güncel tutmanız gerekiyor. Çalışanlarının önemli bir kısmı açık kaynak/özgür yazılım geleneğinden gelen Artistanbul, sunucularında kendi kurumiçi wiki aracını tutan bir kültüre sahip. Dolayısıyla pek çoklarına zulüm gelen bu süreç, bizim için en azından proje belgelendirme kısmında kolay geçecek.

 

Orada bir teknopark var uzakta…

Gebze’deki Bilişim Vadisi Teknoparkı, ıssızlığın ortasında bir kampüs. Havanın basık olduğu sisli günlerde, Dilovası ve Gebze’nin eşsiz aroması karşılıyor sizleri. Bu eşsiz aroma sayesinde, önce Türkiye’de ağır sanayi ve petrokimya endüstrilerinin İzmit Körfezi bölgesine yığılmış olmasını, sonrasında ise olası bir Marmara depreminde yaşanacak facianın büyüklüğünü idrak ediyorsunuz.

İstanbul’a epey uzak bir yerde olan Bilişim Vadisi Teknoparkı’na ulaşım için ya arabanız olmalı ya da yine arabanız olmalı. Teknopark’a yetersiz toplu taşıma olanaklarını önermeyi veya “Marmaray ile Gebze’ye git, oradan da taksiye atla” demeyi sakın düşünmeyin! Marmaray’ın Muallim Köy’e yani Bilişim Vadisi’ne kadar uzatılması konuşuluyor, gerçekleştiğinde büyük bir eksiklik giderilecek.

Bunların dışında, içine girdiğinizde muhteşem bir çalışma ortamı sizleri karşılıyor. Hızlı internet, modern çalışma alanları ve her türlü sorunuzu büyük bir nezaket ve ilgiyle cevaplayan yöneticilerle dolu bir yer burası. Yukarıda saydığım negatiflikleri terazinin bir kefesine, güzel yanlarını ise diğer kefesine koyduğunuzda, kesinlikle içinde olunması gereken bir yer Bilişim Vadisi Teknoparkı.

Teknopark’a katılım ile Artistanbul’un kurumsallaşma ve globalleşme yolunda önemli bir rekabet avantajına ulaşmasını hedefliyoruz. Çok yakında bu yönde bazı haberlerle karşınıza çıkabiliriz, şimdiden hazırlıklı olun!

Ali Işıngör

1974 yılında İstanbul’da doğdu. İtalyan Lisesi’nde okudu. Kendini bildi bileli ölesiye bir şekilde merak ediyor, bir şeyler okuyor, araştırıyor ve yazı yazıyor. Bu dürtülerini bir hayat tarzına dönüştürüp, böyle yaşayabileceğini anlayınca gazeteci olmaya karar verdi. 1992’de başlayan gazetecilik/yazarlık macerasında yolu Corriere Della Sera, Panorama, M5 Haber, Il Sole 24 Ore, Focus gibi çeşitli dergi ve gazetelerden geçti. Topluluk yöneticiliğinden arta kalan boş zamanın büyük bir kısmını hayaller kurmakla, çizgiroman okumakla (favori kahramanı Corto Maltese’dir), merak etmekle ve özgür yazılım projelerine katkı vermekle harcıyor.

Yorum Yok

Yorum Yaz

Yorum
İsim
E-Posta
Website